8 biti beynime bağladığım zaman nasıl olurdu sadece 8 bit işlemci ile düşünebilseydim

yavuz_selim
4 min readSep 1, 2021

Bilgisayar bilimi ile devam edelim en son beynimizi bir mikroişlemciye bağladığımızı falan söyledik işte bilgisayarların 16 lık sayı tabanında işlem yaptığını lakin 2 lik tabanda cevap oluşturduğundan falan bahsetmiştik bunlar assemmbly yani bilgisayarın anlayabildiği en hızlı ve en ilkel olan programlama dilinin örneklerinden alıntılar tabiki çünkü bir mikroişlemciyi anlamak için bu bilgilerin bilinmesi sonra bilgisayarların nasıl düşündüğü metodunu kavramamız için gerekli olan şeylerden bazıları bunlar ayrıca hala daha aya yada uzaya gönderilecek olan cisimlerin işte yörüngeye yerleştirilecek olan mekiklerin bilgisayarları ve görev oto plot algoritmaları bu assembly dili ile yazılmaktadır bunun nedeni hatasız şekilde ve hızlı çalışması yani derleyicinin en hızlı işlem yaptığı dildir assembly dili buradan hareketle

günümüzde popularitesini sürdürmekte tabiki bu dilin üzerine birçok programlama dili yazıldı bilgisayarları konuşturmak ve onların üzerine işlem yüklemek adına neyden bahsediyorum elimizdeki cep telefonları bir sürü işlem yaptığımız cüzdanımızın bulunduğu her sabah sizi uyandıran saat görevi gören size müik çalabilen aynı zamanda karanlıkta size ışık olan bir cihaz bu cihazların kodlanması ve bu cihazlar için yazılan kodlar kesinlikle assembly değil tabi farklı üst seviye programlama dilleri kullanılıyor lakin bu canınızı sıkmasın çünkü o kadar çok hata ile karşılaşılıyor ki işte program çökmeleri yazılım hataları bunlardan bazıları denilebilir bu kadar güncelleme yapmalarının nedeni ne olabilir ki zaten

eğer tam doğru şekilde çalışsalar değil mi? yazılımsal süreçlerde hata vermeseler şimdi konumuza geri dönelim en son 8 bit bir işlemciye beynimizi bağladığımızı düşünmüştük lakin beynimizde 10luk sistemde saymayı biliyoruz ayrıca beynin bir hacmi yok yani var elbette lakin bu sonsuz olarak isimlendiriliyor çünkü insan oğlunun yaratıcı ilhan edici özellikleri mevcut düşünce dünyasının ve geliştirme serüveninin bir sonu yok yani 8 bit bağladıktan sonra bir sınırlandırmaya mağruz kalacağımız açık çünkü sınırlı bir işlem hacmimiz var çünkü artık 8 bitte işlem yapabiliriz yani 10luk tabanda bahsedecek olursam maksimum 100 milyona kadar sayabilceğinizi sonra devamını bilmediğinizi ve sıfıra geri dönerek tekrardan 1 den başlayacağınızı düşünelim muhtemelen eğer beyninize böyle bir şey bağlandığında başınıza gelecek olan olay bu işte 8 bitten kastımız budur yani daha yukarıya sayamıyorsunuz hele 2 li tabanda gösterim yaparak 8 bit sayıyorsanız 8 biti doldurmak çok kolay tüm bitlere maximum 1 yazabileceğinizden dolay maximum ifade edebileceğiniz sayı 10 luk tabanında 255 olacaktır yani şöyle birşey (11111111) 8 adet 1 yan yana bunun bizim aklımızda çalıştığı durum 255 sayısı düşünsenize aklınız sadece artık 8 bite bağlı kaldığı boyunca 255 e kadar sayabiliyor daha fazlasını yapamıyor dışarıdan gelen sesler 8 bit formatına getirilip işlenmek zorunda ayrıca gözümüzün gördüğü görsel veri içinde aynı olay geçerli 8 bit siniz bu kadar veri işleme hızımız var insan gözünün 576 mp kamera boyutunda görüntü aldığını düşünecek olursak her 2 dk da bir 10gb lık veri işgal ediyoruz 8 bitte bu veriyi işlemek saatlerimizi yıllarımızı alacaktır işte 5 dklık bir müzik 5mblık bir veri kapladığını düşündüğümüzde kalp atım hızımızda 10mhz olduğunu falan düşünelim örnek olması açısından yoksa insan kalbi snlik vuruş ritmine sahip lakin bilgisayarda bu durum çok farklı yani saniyede 10 milyon kere atıyormuş gibi düşünün bir müzik için bile çok uzun sürelere ihtiyaç duymaktayız kısaca ya bir döngü oluşturmalısınız yada her 255 ten sonra sıfırlanmalısınız yani çok komplike gelen o mikroişlemciler ve mikrodenetleyiciler bu kadar basit bir mantıkta çalışıyor hemde sabit bir zamansal olarak içeriğindeki kristalin çalışma hızına bağlı olarak

kristalden mantığım nedir şimdi elimizde bir mikrofon olduğunu düşünün bu mikrofonun sesimizi algılayabilmesi için içerisinde çok hassas titreşimleri yakalayabilen bir piozza malzeme bulunur yani mikrofonların içerisindeki bu malzeme sayesinde sesimiz elektriksel formata dönüşür hoparlörlerde tam tersi formatta çalışarak bu toplanılan elektriksel mesajları ses formatına dönüştürüp yayar yani doğadaki kulağınıza gelen her bir ses belirli bir frekansta yayılır ve biz frekansları matematiksel olarak açıklayabiliriz yani o ses belirli bir frekansa sahipse matematiksel olarak ifade edilebilir gibi düşünün

aynı düşünce mikroişlemcilerin kalbine de yön vermiştir yani çalışan bu bilgisayarlar aynı zamanda bir frekans bandında yani frekans ve ses mantığında işlem yaparlar o yüzden popüler olarak duyarsınız işte bu bilgisayar 2.4 Ghz diğeri 3.2 yani bilgisayarın kalp atışlarının hızıdır bu bahsedilen evet tüm üniversitedeki profesörlerimiz boş oturacağına bu şekilde bildiklerini hayatımıza uydurmayı düşünseler ülkemiz birçok dünya ülkesinin ön saflarında yeni ufukların efendisi olabilirdi blogger platformundan çok ülkemizde kendi platformlarımızda böyle şeyleri paylaşmamız ne kadar faydalı olurdu birde siz düşünün diyorum canlar şimdi 8 bitten bahsettik mikroişlemcilerden bunların içindeki kristallerden bu kristallerin çalışma mantığından işte kalp atışıdır dedik yan yana 8 adet 1 yazınca bunun anlamının 10 luk sistemde 255 olduğundan bahsettik lakin 16 lık sistemde FF olduğundan bahsettik ne söylediğimi anlamıyorsanız önceki bloglarımı okuyup anlayabilirsiniz artık işlem yapmaya hazırız köküne kadar inip işlem yaparız zaten yaptığımız işlemlerin anlaşıllır olmasıdır bizi aydınlatacak olan inşallah merak sarıp araştıranlar çıkacaktır kendi işlemcilerimizi yaptığımız nice günlere diyelim o zaman

(yanlışım elbet vardır zaten bu platform yanlışların tartışılması için yaptığım bir şey yanlış bilgilerim için düzeltme yorumları olursa sevinirim bende öğrenmiş olurum)

--

--

yavuz_selim

Electric and Electronical Engineer | Data Scientist | Back end Developer